İNCİL’İN Temelleri
Konu 1 : TANRI
Tanrı’nın Varlığı | Tanrı’nın Kişiliği | Tanrı’nın Adı ve Niteliği | Melekler | Arasöz ("Tanrı Ruh’tur", Tanrı’nın Adının Kullanımı, Tanrı Belirmesi) | Sorular

ARASÖZ 2 : Tanrı’nın Adının Kullanımı

Tanrı’nın ve O’nun oğlu İsa’nın isminin çok derin anlama sahip olduğunu bilmekteyiz. ‘Tanrı’ dediğimizde, Onun sevgi ve gerçeğe dayalı muhteşem

planının her yönüne değiniyor oluruz. Tanrı’nın ismi bazen, muhtemelen öfke ifadesi ya da hafif küfür şeklinde boş yere kullanılır; ki bu durumda, bir insanı en fazla aşağılayan şeylerden biri, O’nun yaratıcısına karşı da yapılmış olur.

Bu nedenle, Tanrıyı hoşnut etmek ve O’nu yüceltmek isteyen herkes, Tanrı’nın ismini hafiflik yaparak kullanmamak üzere her türlü çabayı gösterecektir. Bu şekildeki küfür, dünya ölçeğinde birçok toplumda, modern dilin standart bir parçası haline gelmiştir; ve yaşam boyunca alışkanlık haline gelmiş olan bu hususu söküp atmak, kolay olmayacaktır. Bu hususta Tanrı’nın yardımı için yapılacak yürekten bir dua, şüphesiz O’nun tarafından önemsenecektir.

Bizim kontrol ve etki alanımız içinde kalanlara da, örneğin çocuklara, küfrün ciddiyeti hatırlatılmalıdır: "Çünkü Tanrı, O’nun adını boş yere kullananı suçsuz tutmayacaktır" (Dt. 5:11).

Öte yandan, Tanrı hakkında konuşurken Yahweh ya da Yehova (ayni sözcüğün farklı şekillerde telaffuzu) şeklindeki İbranice sözcükleri sürekli kullanmadıkça, ciddi olarak yanlış yola sapacağımız konusunda ısrarlı olan kişiler vardır. Bunlar arasında en başta gelenleri ‘Gece Korumaları Topluluğu’ (Watchtower Society) olup, bunlar, bir Hıristiyan kendini bir ‘Yehova Şahidi’ (Jehovah’s Witness) diye adlandırmadıkça Tanrıyla hiçbir ilişki kuramayacakları konusunda ısrarcıdırlar.

Böyle yaparak, bu gibi kişiler Tanrı’nın kutsal ve eşsiz ismini bir çeşit ruhsal seçkinlik uğruna malzeme yapmakta ve bu şekilde sadece tek bir sözcüğün kullanımı ya da telaffuzu ile diğer kişileri hor görmektedirler. Bu, Tanrı’nın adını kullanmanın yanlış olduğunu söylemek değildir; bu özellikle bir kere O’nun adına uygun şekilde vaftiz olduğumuzda, bizim kişisel dualarımıza uygundur. Yine de, Yeni Ahit, bunun gerekli olduğu ya da Tanrı tarafından emredildiğine dair bize herhangi bir işaret vermemektedir. O, Yeni Ahit’in ilhamında o şekilde hükmünü gösterdi ki, o (Yeni Ahit) Yunanca yazıldı; ve burada Tanrı için, sadece tek bir sözcük ‘bir büyük kişi’ anlamında "Theos" sözcüğü kullanıldı. Burada ne ‘Tanrı’ ve ‘Yehova’ arasında bir ayrım yapıldı ve ne de bir topluluk olarak inananların kendilerini ne şekilde adlandıracakları konusunda herhangi bir özel emir yer aldı. Petrus, bir inanan’a; ‘Tanrı’nın adamı’ ya da benzer şekillerde değil, bir ‘Hıristiyan’ (Mesih benzeri) olarak ifade eder (1Pet. 4:16). ‘Yehova’ isminin kullanımına aşırı bir şekilde önem verme, Efendimiz İsa’nın görevinde ve çalışmalarının değerinde azalmaya yol açar. Benzer şekilde, birçok ‘evangelist Hıristiyan’ da , Tanrı’nın daha üstün yerini aldırmamak pahasına İsa’nın adına ve görevine aşırı ölçüde önem verirler.

İlk Hıristiyan inançlılar topluluğu’ nun kendilerine verdikleri diğer isimler, ‘Yehova’ ismini içermemektedir:

"İsrail halk topluluğu" (Eph. 2:12)
"Genel cemaat ve ilk doğanlar topluluğu" (Heb. 12:23)
"Tanrı’nın topluluğu" (Acts 20:28)
"Gerçeğin temeli ve direği olan, yaşayan Tanrı’nın topluluğu" (1 Tim. 3:15)
"Tanrı’nın ev halkı" (1 Tim. 3:15)

Bu konuyu geçerken, ilk inananların kendilerini ‘Hıristiyan’ diye de adlandırmadıklarına dikkat ediniz. Çünkü bu, o devirde onların düşmanları tarafından uydurulmuş, ‘Onlar Mesih-kavmi’ anlamına gelen küçültücü bir terim idi.


  Back
Home
Next